ANTİK ÇAĞIN DEHASI İSKENDERİYELİ HERON
Heron, Roma İmparatorluğunun hakimiyetinde bulunan İskenderiye şehrinde yaşamış bir kısım eserleri günümüze kadar ulaşmış, bugünün modern teknolojilerinin ilk örneklerinin mucidi değerli bir bilim adamıdır. Antik çağın en büyük deneycilerinden olan Heron sahip olduğu hayalgücüyle günümüz dünyasını şaşkınlığa uğratmıştır. Tüm vaktini o dönemin bilim merkezi olan İskenderiye Kütüphanesinde geçiren ve 'Kahraman' lakabıyla tanınan Heron'un matematik, fizik ve mekanik konularında yazmış olduğu 13 eser günümüze kadar ulaşmıştır. Antik çağda özellikle rahipler kendi kiliselerinin imajını arttırmak için birçok kez Heron'un kapısını çalmıştır. İşte antik çağın en önemli mucitlerinden biri olan Heron'un çağın çok ötesindeki icatları....
Birçok tarihçi için, Antik
çağın en gelişmiş icadı Heron'a ait olan Buhar Motorudur. Kendisine Aeolipile
ismi verilen bu icat, eski Yunancada
buhar topu anlamına gelmektedir. Kaynayan suyun çıkardığı buharın bir
potansiyeli olacağını değerlendiren Heron, hava geçirmez bir kazan yapmış ve
içini su ile doldurmuştur. Isıtılan bu kazanda oluşan buhar enerjisi iki boru
vasıtasıyla bakır bir topa iletilmiştir. Ters yönde sıkıştırılmış buhar
enerjisi bu bakır kürenin ucunda bulunan yönleri zıt iki çıkış kanalının dönmesini sağlamıştır. Çağın çok ilerisinde
olan bu icat sayesinde, bakır top
dakikada 1500 devir yapmıştır. Bu devir sayısı, günümüz
helikopterlerinin dakikadaki devir sayısının üç katıdır.
Şuan ki jet motorlarında
Heronun oluşturduğu bu sistem kullanılmaktadır. Bu icadın neden yapıldığı
hususu ise, büyük bir muammadır. 2000 yıl önce Heron tarafından icat edilen bu
sistem, 19'uncu yüzyıla kadar hiçbir bilim adamı tarafından geliştirilmemiştir.
19'uncu yüzyıla gelindiğinde, buhar enerjisi kullanılmaya başlanması ile sanayi
devriminin en büyük simgesi olmuştur. Günümüzde yüksek basınçlı buhar en
gelişmiş makinelerde kullanılmaktadır. Kesinlikle söyleyebiliriz ki; Heron'un
icat ettiği buhar topunun insanlık için önemi kavranabilseydi, dünya bugün çok farklı bir noktada olurdu.
Otomatik kapı 20'nci
yüzyılda ilk icat edildiğinde insanlarda büyük bir ilgi ve merak uyandırmıştır.
Oysa bu icat 2000 yıl önce, İskenderiyeli Heron tarafından icat edilmiştir.
Hemde Türkiye'nin Efes'inde... Efes'te bulunan eski bir Yunan Tapınağı için
Heron tarihin ilk otomatik kapısını yapmıştır. Bu sistemde; Rahip tarafından
bir ateş yakılıyordu. Yaktığı ateş alttaki bir hava deposunu
ısıtıyordu.Genleşen hava, içinde su olan ikinci bir tankın içine giriyor ve
suyu boruyla bir kovanın içine itiyordu. Havanın genleşmesiyle başlayan bu
basınç kovanın yavaş yavaş aşağıya inmesine sebep oluyordu. Kova ise halatlar
ve makaralarla kapılara bağlıydı. Böylece oluşan basınç kapıların otomatik
açılmasını sağlıyordu. Halk, açılan kapıların Tanrı tarafından açıldığını ve
bunun bir çağrı olduğuna inanıyorlardı. Ateş söndüğünde ise, soğuyan hava
sistemin tersi yönde çalışmasını sağlıyor ve kapılar kapanıyordu. Bu sistem,
İskenderiyeli Heron'un çağın çok ötesinde bir deha olduğunun göstergesidir.
İskenderiyeli Heron'a yaptığı bu icattan sonra 'Tapınak Sihirbazı' adı
verilmiştir.
3. Kutsal Su Otomatı (Satış Makinesi)
1880 yılında yapılan bir Parfüm Otomatı Heron'un 2000 yıl önce yaptığı Kutsal Su Otomatı |
Heron tarihin ilk su
otomatını yani satış makinesini icat eden bilim adamıdır. Antik çağlarda kilise
ve tapınaklarda görevli din adamları, halkın kendi kilise ve tapınaklarını
tercih etmesi ve bağışta bulunması için etkileyici gösteriler yapmaları
gerekiyordu. Bu yüzden dönemin bilim insanlarının kapısını çalarlardı. Eski bir
Yunan Tapınağı Heron'dan yardım istediğinde, Heron çağın çok ilerisinde bir
icat çıkarmıştı. Heron'un yaptığı kutsal su otomatı büyük rağbet görmüştür. Bu
sistemde; tapınağa gelen kişiler, makineye yukarıdan para atıyor, bu para bir
plakanın üstüne düşüyor. Paranın ağırlığı ile plaka musluğu açılıyordu. Plaka
eğilince para üstünden düşüyor böylece musluk tekrar kapanıyordu. Bu sayede,
herkese eşit miktarda kutsal su veriliyordu. Bu basit icat, günümüz dünyasında
heryerde bulunan satış makineleriyle aynı prensiple çalıştığı için, tüm bu sistemlerin
atası konumundadır.
İskenderiyeli Heron, Yunan
tiyatrosu için birçok mekanizma icat etmiştir.Onun icatları arasında, sahnede
kendiliğinden hareket edebilen dört tekerlekli platformlar ile kısa oyunların
canlandırıldığı minyatür tiyatro platformları bulunmaktaydı. Bu sistemlerde,
dişli çark tarafından çalıştırılan bir çiftli halatlar, düğümler ve basit
makineler kullanılmıştır. Bu platformlarda, tiyatroların kapıları kendiliğinden
açılıp kapanıyor, sahnedeki bazı objeler hareket ediyor ve gösteri bittiğinde
sahne kendiliğinden geri gidebiliyordu.
Heron, gökgürültüsü efekti
oluşturmak için bir sistem geliştirmiştir. Boru şeklindeki bu mekanizmada,
yukarıdan aşağı doğru yuvarlanan bronz küreler, kademeler halinde sıralanmış
metal çıkıntılara çarpıyor ve sonuçta dibe yerleştirilen ince metalin üzerine
düşüyor ve bu sayede, önce gök gürlemesi ve daha sonra da yıldırım gürültüsü
meydana geliyordu.Antik Yunan'da büyük ilgi çeken mitolojik tiyatro oyunları
Heron sayesinde çok daha ilgi çekici ve başarılı şekilde sahnelenmekteydi.
Tarihin en büyük bilim adamlarından biri olan Heron dehasıyla zamanının çok ilerisinde bir bilim adamı olduğunu ıspatlamıştır. Yukarıda bahsedilen icatları dışında, rüzgar enerjisinin en erken örneğini teşkil eden yel değirmenlerinden, hava, su ve buhardan yararlanma tekniklerine, mekanikte vinç, makara ve manivera sistemlerine, matematikte geometrik şekiller ile arazi ölçümlerine kadar birçok alanda sayısız eser ve icat ortaya koymuştur. Bulunduğu antik çağa damga vuran Heron, hayalgücünün sınırları olmadığını ortaya koyduğu eserlerle bizlere göstermiştir. Tüm ömrünü bilime adayan bu dehanın yaşamı ve çalışmaları gelecek nesillere örnek teşkil etmektedir.
Arthur Clarke'nin de dediği gibi 'İnsanoğlunun
yapabilecekleri hayal ettikleriyle sınırlıdır.'
0 Comments: